İSLAM ÜLKELERİ AKADEMİSYENLER VE YAZARLAR BİRLİĞİ

ACADEMICS AND AUTHORS ASSOCIATION OF ISLAMIC COUNTRIES

اتحاد الأكاديميين والكتاب للعالم الإسلامي

KUTSAL DEĞERLERE VE KİTAPLARA YÖNELİK SALDIRILARA KARŞI İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI

KUTSAL DEĞERLERE VE KİTAPLARA YÖNELİK SALDIRILARA KARŞI İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI

KUTSAL DEĞERLERE VE KİTAPLARA YÖNELİK SALDIRILARA KARŞI İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI

İslam dininin kutsal değerlerine ve Kuran-ı Kerim’e yönelik hoşgörüsüzlük, nefret söylemi, şiddet eylemleri ve kasıtlı saldırılar İslamofobinin dünyanın birçok yerinde yükselişte olduğunu göstermektedir. Dinler, kültürler ve toplumlar arası kırılgan barış iklimi bu saldırılar nedeniyle zarar görmekte; bazı Batılı ülkelerin “ifade özgürlüğü” gerekçesiyle göz yumduğu eylemler uluslar ve toplumlar arası ortak anlayış geliştirmeyi imkansız hale getirmektedir. İsveç, Danimarka ve Hollanda gibi Avrupa ülkelerinin başı çektiği İslam ve İslam’ın kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim karşıtı eylemlere İslam dünyası yoğun tepkiler vermişse de eylemlerdeki artış, kuru ve diplomatik bir söylemle yapılan kınamaların yeterli olmadığını göstermektedir. Hangi din olursa olsun, kutsal kitaplara ve dini değerlere karşı yapılan hakaretâmiz eylemlerin tüm uluslararası yapılar ve devletler tarafından nefret suçu kapsamında değerlendirilmesinin aciliyeti ve gerekliliği açıktır.

İslam İşbirliği Örgütü’nün 2 Temmuz 2023 tarihinde aldığı kararlar doğrultusunda Müslüman devletler ve sivil toplum örgütleri, somut adımlar atmak ve dünyayı uygulanabilir çareler geliştirmeye yönlendirmek için üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir. Hattı zatında İslam dininin kutsal değerlerine yönelik bu saldırılar, dünya barışına ve istikrara zarar vermektedir. Bu nedenle fikir ve ifade hürriyetinin açık suiistimali olan kutsala yapılan saldırılara her ülkenin ve her sivil topum ve uluslararası kuruluşun gerekli tepkiyi göstermesi ve somut adımlar atması gerektiğine inanıyoruz.

Fas’ın teklifiyle, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 25 Temmuz 2023 tarihinde kutsal kitaplara yönelik şiddet içeren eylemleri uluslararası hukukun ihlali olarak tanımlayan bir tasarıyı kabul etmesi beklentiye uygun bir adımdır. 2019 ve 2021’de alınan 73/328 ve 75/309 sayılı kararların devamı sayılabilecek bu karar uluslararası kamu düzeninin korunması açısından yerinde bir karardır ve somut adımlar atılarak sahadaki uygulamanın geliştirilmesi ihtiyacına uygun zeminin oluşmasına katkı sunmaktadır.

Bu kapsamda İslam Ülkeleri Akademisyenler ve Yazarlar Birliği (AYBİR) olarak dini değerlere ve kutsal kitaplara karşı nefret söylemlerinin ve şiddet eylemlerinin kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Birleşmiş Milletler Genel Kurul kararının güçlü bir uluslararası norm haline gelmesi ve ülkelerin tamamında uygulamada birliğin sağlanması için her türlü çabayı gösterme konusunda Dünyadaki tüm sivil toplum kuruluşlarını işbirliğine ve dayanışmaya davet ediyoruz.